İstanbul manzaralarının fotoğrafçı Achille Samandji ile Eugene Dallegios’un objektifinden görüntüleri
“İstanbul manzaralarının fotoğrafçı Achille Samandji ile Eugene Dallegios’un objektifinden görüntüleri”, 15 Mayıs’tan itibaren, Yunanistan İstanbul Başkonsolosluğu Sismanoglio Megaro binasında
Yunanistan İstanbul Başkonsolosluğu'nun Sismanoglio Megaro binası, 15 Mayıs 20 Haziran tarihleri arasında 20. yüzyılın başında, dünyanın en büyüleyici şehrinin birçok farklı yüzünü gösteren fotoğraflardan oluşan geniş bir koleksiyonu kabul ediyor. Birinin bunu takdim etmesi basit birşeydir ama aynı zamanda karmaşıktır. Basittir, çünkü Rumlar için önemli olan bu dünyanın büyüleyici yollarını takip ederken, onu dikkatlice okumak isteyen birini hoş bir şekilde sürükleyip götürür. Karmaşıktır, çünkü koleksiyonu anlamaya çalıştığın zaman, bir yoruma ulaşmak için aklını kullandığın an olacaktır. Çünkü, fotoğraf temsil ettiği resim yoluyla, onu çeken kişiyi de açığa çıkarmaktadır.
Bizim durumumuzda ise önümüzde sadece bir değil, farklı kuşaklara ait iki fotoğrafçı var. Fotoğrafların büyük bir bölümünü ve nitelik olarak daha iyilerini çekmiş olan Achille Samandji ve amatör fotoğrafçı olan kızının eşi yani damadı Evgenios Dalezios (Eugéne Dalleggio d’Alessio).
Achille Samandji, 1870 yılında İstanbul’da doğmuş ve doğduğu şehri 1936 yılında terk etmiştir. Achille Samandji tartışılmaz bir şekilde İstanbul’un üst tabakasının karakteristik bir örneğidir ve Osmanlı padişahının ve şehzadelerinin fotoğrafçısı olmuştur. Levantenist bir bakış açısına sahip olmayan kozmopolit bir insandı. Onun objektifinde Avrupalılar ve Avrupa’ya özenen insanlar asla yoktur, tıpkı batı tarzına sahip Beyoğlu’nun hemen hemen bulunmaması gibi. Kuşkusuz İstanbul’u çok sever. İstanbul’un tümünü, çok uluslu ve çok dinli metropolü, “azınlıkların” o zamanki çok yüzlü şehrini; binalarını, insanlarını, genel manzaralarını, kırlarını, Bizans anıtlarını ve hatta 20. yüzyılın başında şehri sarsan politik olayları ölümsüzleştirir. İstanbul onu büyülemiş ve ona yol göstermiştir. Sonuç olarak fotoğraflar, hiç yorumlama çabasına gerek duyulmadan, İstanbul’un bir çeşit iç monoloğunu, bir yansımasını oluşturur. Bu nedenle, fotoğraf koleksiyonunun içinde, nesnelere belli bir mesafeden bakan, aslında temsil ettiği mekana yabancı olan oryantalist sanatçının varlığını ve eğilimlerini aramak anlamsız olacaktır. Samandji’nin bakışları aynı zamanda, aynı derecede ruhun bildik bir alanı olan görüntü âlemine doğru atılmış gayriihtiyarî ve içsel bir bakıştır. Böylece, İşte Samandjis baştan sona dek tamamen gerçekçi kalmayı başarır ve İstanbul aynen geçmişinde olduğu gibi onun objektifinden gözler önüne serilmiştir.
Bir sonraki kuşağa ait olan Evgenios Dalezios ise bilinçli bir şekilde bu anılardan oluşan mirası korumaya çabalamıştır. Kayınpederinin, fotoğraf koleksiyonunu bir araya toplar ve kendine ait çok sayıda fotoğrafı ona ekler. 1960’lı yılların başına dek, hatıralarını yeninden canlandırdığı ve onlara bir kez daha somut bir biçim vereceği İstanbul’u defalarca ziyaret eder. Böylece önemli bir sanatçı olarak Achille Samandji’nin hatırasını, aynı zamanda da Osmanlı İmparatorluğu’nun son günlerindeki İstanbul’un anılarını kurtarır.
Sergilenen eserlerin bazılarını Flickr sayfamızdan görebilirsiniz:
www.flickr.com/sismanoglio
Adres: Sismanoglio Megaro İstiklal cad. No : 60
Sergi süresi: 15 Mayıs-20 Haziran 2012
Ziyaret saatleri:
Pazartesi - Cuma: 15.00-20.00
Cumartesi - Pazar :12.00- 19.00